"Futbol sadece futbol değildir." sözü bizim kuşağın motto'su olmuştu. Sanırım bizden sonraki kuşak da "Futbol, futboldan başka herşeydir." sözünü sahiplenecekler. Dün Ali Sami Yen'de futbol yoktu, fakat onun dışında herşey vardı: kavgalar, küfürler, ithamlar, intikam yeminleri, ayak kaydırmalar (hem mecazen, hem de gerçek anlamıyla), hırs, hazımsızlık ve devamı... Akşam çalışırken spor programlarını izledim; yorumcular sağolsunlar kaza yerine doluşmuş, rol çalmaya çalışan "vitrin duyarlılığında" yorumları ile geceme renk kattılar. Eski hakemlerden Ahmet Çakar herhalde olayın vehametiyle gaza gelmiş, tabiri caizse "sıcak gündemin" kendi egosunu gölgeleyeceğinden korkmuş, başladı yıllardır böyle günler için biriktirdiği yastıkaltı skandallarını müsrifçe saçmaya. 5 dakika içinde, muhteviyatında şimdiki Galatasary Başkanı, 2 Avrupa çapında ünlü hakem (biri de alkolikmiş, acaba diğerinin kusuru neydi, iktidarsız olmak mı?), bir kaç eski maç, ve tanımadığım bir kaç kişi hakkında sadece "ilginç" olarak nitelendirebileceğim açıklamalar yaptı. Niye bugüne kadar bekledi, şu anda açıklamasının amacı neydi, acaba biz derbiye takılmışken "Bakın siz bilmiyorsunuz ama daha neler dönüyor" havasıyla derbinin önemini 2. plana mı atmaya çalıştı bilinmez, ama kendisinin katılmış olduğu programda 3 saate yakın süre futbol dışında herşey konuşuldu.
Peki ben mi ne yaptım? Futbol izlemek için, dünya liglerini gösteren bir program buldum, onu izlemeye devam ettim. Cezayir ligi hiç de fena değilmiş, ayrıca Tunus'da Sellami birkaç oyuncu varmış, onları öğrendim.
P.S. Bahsi geçen "Alkolik Hakem" Portekizliydi. Adamcağız nerden bilsin Avrupa'nın diğer ucunda kendisi hakkında ileri geri konuşulduğunu. Sonra da ekranlarda "Büyük Başkan"lardan biri hakkında bir şey söyleyince cevap hakkı diye yırtınırlar. Bu enlemlerin, boylamların ilginçlikleri bitmez, dünya döner, böyle gelip geçer...
Klas
2 yıl önce
0 yorum:
Yorum Gönder