31.01.2010

Futbolun Bittiği An: Togo'ya Ölmedikleri İçin Ceza Verildi


Geçen ay malum olay sonrasında, takım arkadaşlarını kaybeden Togo Milli Takımı futbolcuları, arkadaşlarının kanını sportif bağlamda yerde bırakmamak için turnuvaya devam kararı almış, fakat Togo hükümeti sağduyulu davranarak, takımı kendi insiyatifi ile turnuvadan çekmişti. Blogda da değindiğimiz bu olay, hem Türkiye'de, hem de dünyada büyük ses getirmiş, özellikle de Togo'nun en önemli futbolcusu olan Adebayor'un saldırı sonrası gözleri yaşlı, şoka girmiş hali pek çoğumuzun içini burkmuştu. 


Sportif müsabaka adı altında yaşanan bu katliama bir de vicdani kıyım Afrika Federasyonu'ndan geldi ve Togo'ya "kurallara aykırı" şekilde takımlarını turnuvadan çektikleri için 2 turnuvaya KATILMAMA ve para cezası verildi. Togolu oyuncular ve siyasetçiler, sağduyulu olmanın cezasını böylece ödemiş oldular. 


Blood Diamond filminde, Archer karakterinin sık sık tekrarladığı "This is Africa"(Burası Afrika) sözünde olduğu gibi, Afrika'da pek çok şey kendine özgü dinamiklere sahip. Bazıları yüzyıla yakın süren sömürüsünden, bazıları da hala kabile-ulus ikilemini aşamamasından doğan çeşitli problemlerin çoğu, ne yazık ki sadece Afrika'da meydana gelmekte. Sömürgeci devletlerin, kendi refah düzeylerine göre hazırladıkları ve bugün Afrika ülkelerinin de hepsinin temel aldığı yasa ve yönetmelikler düzeni Afrika'nın bu kendine has yönünü anlamaktan çok uzak. Eminim bugün Afrika Futbol Federasyonu'nu arasak ve Togo'ya verilen cezanın sebeplerini sorsak, yönetmelik kitapçıklarından bize çok güzel sebepler söyleyebilirler. Fakat o kitapçıklarda yazmayan şey, Afrikalı futbolcuların Angola'da olan durum gibi pek çok olayı yaşadığı, bunlardan çok azından haberimiz var, bu son olayda da Arsenalli bir futbolcu olaya dahil olduğu için İngiliz medyası başta olmak üzere bütün batı medyası olayla ciddi biçimde ilgilendi. 


Peki böyle bir olay Avrupa'da olsa UEFA ne yapardı? Bunu sormanın bir manası yok çünkü UEFA zaten iç karışıklık yaşayan ülkeleri geçici de olsa kıtasal maç takviminden çıkarıyor. Olay iki ülke arasında yaşanan çatışma ise (Bosna olayları), iki takım da geçici olarak men edilebiliyor. Men edilmeseler bile maçların 3. bir ülkede oynanması sağlanıyor. Hatta UEFA'nın aldığı bu fazlasıyla korumacı kararlardan İngiliz, Fransız ve İtalyan ekipleri bazen ziyadesiyle faydalanmaya çalışıyorlar. Ne zaman futbol büyüklerinden birinin yolu, Avrupa kupası maçları için İsrail'e düşse, daima birileri orada can güvenliği olmadığından dem vurup, maçın üçüncü bir ülkede oynanmasını talep eder. İşte bir tarafta, dünyanın en güçlü ordu ve istihbarat servislerinden bazılarına sahip olan bir ülkeyi bile "güvensiz" sayabilen batı futbol kriterleri, diğer tarafta da kendisini sömüren batıdan aparttığı kural ve tüzüklerle, kendi kıtadaşını (ve kader arkadaşını) en basit spor müsabakasında bile koruyamayan, hatta cezalandıran Afrika... 

*Fotoğraf: CNN INT.

1 yorum:

SirEvo dedi ki...

Başlık güzel.
Cidden büyük bir skandal bu ceza olayı...